Hayâller gerçekleştirmek için vardır

 Günlerden pazar günüydü. En sıkıcı, en keyifsiz günlerimdendi. Tam hayallerimden vazgeçecekken gelen haber beni geri döndürdü. İşte o haber! Gazetecilik mesleğimi yıllardır elime alamıyordum. Gelen haberle mesleğime başlangıç yaptım. Geçenlerde gördüğüm adam Erol Bey benim habercilikle uğraşan kardeşim var demişti. Numaramı istemişti. O an bu benim tek şansım demiştim. Resmen bi telefonla hayallerime ulaşacaktım. Ve 1 hafta sonra işime başlayacaktım . Ve günlerden pazartesi işe gitmek için sabırsızlanıyordum. O gün her zamankinden daha erken uyandım. Güzelce süslendim ve yola koyuldum. Gittiğim yer daha önce gittiğim yerlere benzemiyordu. Daha önce böylesine bir güzellik görmemiştim. Çok sıcak bir ortamdı. Girer girmez beni çok sevdiler... İlk günüm harika geçti. Eve geldiğimde aşırı yorgundum, aile sakinleriyle hiç konuşmadan uyumuştum. Ertesi gün erkenden kalkmış, yine işe gitmiştim. Ve üç hafta sonrasında çok güzel bir teklif aldım. Ama bu benim için biraz zor olacaktı. Hiç kafamı kaldırmadan çalışmam gerekiyordu. Sonunda güzel bir geleceğim olacağı için buna katlanmam gerekiyordu. Tüm uğraşlarım sonucunda bu güzel teklifi güzel sonuçlandırmış ve hayallerime kavuşmuştum . Artık güzel günler beni bekliyordu. Artık eve erken geliyor, ev sakinleriyle güzel bir vakit geçiriyordum. Tek bir hayalim kalmıştı. O da hasta olan kardeşimin tedavisini gerçekleştirmekti. Kardeşim Mine'nin kanser hastalığı için yurt dışına gitmesi gerekiyordu. Gece gündüz demeden işe koyuldum. Kardeşim için elimden geleni yapacağıma söz vermiştim. Neredeyse bir yıl boyunca uğraştım. Yüklü bir miktarda para toplamam gerekiyordu. Ve bu benim için çok zordu. Başarmak için çabalamaya başladım. Günler, aylarca sürdü bu uğraş. Beş-altı şirketle beraber çalıştım. Zor olanı başarmam gerekiyordu. Çalıştığımız önemli şirketlerden aldığım bir teklif kardeşimi kurtaracaktı. Bunun için belli bir miktarda para yatırmam gerekiyordu. Önceden kazandığım yatırımları, bunun için kullanmaya hazırdım. Kardeşim için her şeyi göze aldım. Çabalamaya başladım. Bu süreçte ailem arkamda değildi. Başaramayacağımı düşündüler ve beni oldukça küçümsediler. Ben de hem kardeşimi kurtarmak için hem de ailemin başaracağımı görmeleri için gece gündüz çalıştım. Çok yoruluyordum lakin başka çarem yoktu. Uzun bir süre sonucunda bu parayı topladım. Bu durumu aile fertlerime duyurunca benle gurur duydular. Bu haberi asıl paylaşacağım kişi kardeşim Mine’ydi. Sabırsızlıkla onun gelmesini bekledim. Okul çıkışı öğlen 15.00 gibi geldiğinde ona bu haberi vermek için yanıma çağırdım. Haberi duyar duymaz gözleri doldu ve bana sıkı sıkı sarıldı. O sarılma her şeye bedeldi. O göz yaşı bile bir mutluluktu. Ailem ve etrafımdaki kişiler benle onore olmuş, gurur duydumuştu. Hayatımın her anını hep sözle çizdim: “Başarının yolu inanmaktan geçer.” Büşranur Çetin

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

SADOKO SASAKİ’NİN BİN TURNA KUŞU HİKAYESİ

GELECEĞİNİ BİLİYORDUM

İstanbu’un Beş Genci: Kız Kulesi Efsanesi